Would İle İlgili Cümleler: Anlamı ve Kullanımı

Would ile ilgili cümleler: Would, İngilizce dilinde geniş bir kullanım alanına sahip olan bir yardımcı fiildir. Geçmişte tekrarlanan eylemleri, olası durumları veya alışkanlıkları ifade etmek için sıkça kullanılır.

Bu blog yazısında, 'would'un çeşitli kullanım alanlarını ve örnek cümleleri bulabilirsiniz. Ayrıca, 'would'un anlamı ve Türkçe karşılığı, kullanım alanları ile 'would' ile 'will' arasındaki farklar hakkında daha fazla bilgi edinmek için okumaya devam edin.

Would’un Anlamı ve Türkçe Karşılığı

Would, Türkçe’ye çevrildiğinde, genellikle “-rdı, -rdi, -erdi, -ardi” gibi geçmiş zaman eki alan fiillerle karşılanır. İngilizcede geniş bir kullanım alanına sahip olan bir yardımcı fiildir.

Bu fiil, cümlede yer alan eylemin geçmişte gerçekleşmiş olabileceğini, gerçekleşmiş olduğunu, gerçekleşmiş olma ihtimalinin yüksek olduğunu, geçmişte alışkanlık haline gelmiş olduğunu, geçmişte arzu edilen olduğunu, geçmişte istenen olmadığını, geçmişte önerilen olduğunu, geçmişte tavsiye edilen olduğunu veya geçmişte vaat edilen olduğunu ifade etmek için kullanılabilir.

Would'un Kullanım Alanları

Would, yaygın olarak kullanılan anlamları ve örnek cümleler:

  • Geçmişte tekrarlanan eylemleri ifade etmek için: I would go to the cinema every weekend when I was a child. (Çocukken her hafta sonu sinemaya giderdim.) 
  • Geçmişte gerçekleşmiş olası eylemleri ifade etmek için: If I had more money, I would buy a new car. (Daha fazla param olsaydı, yeni bir araba alırdım.) 
  • Geçmişteki alışkanlıkları ifade etmek için: He would always smoke a cigarette before going to bed. (Yatmadan önce her zaman bir sigara içerdi.) 
  • Geçmişteki arzuları ifade etmek için: I wish I would have been a doctor. (Keşke doktor olsaydım.) 
  • Geçmişteki isteksizlikleri ifade etmek için: I didn't want to go to school today. (Bugün okula gitmek istemedim.) 
  • Geçmişteki önerileri ifade etmek için: I would recommend that you see a doctor. (Size bir doktora görünmenizi tavsiye ederim.) 
  • Geçmişteki tavsiyeleri ifade etmek için: You should have studied harder. (Daha çok çalışmalıydın.) 
  • Geçmişteki vaatleri ifade etmek için: I would help you, but I'm too busy. (Sana yardım etmek isterdim ama çok meşgulüm.)

Would ile İlgili Cümleler

"Would ile ilgili cümleler" başlığı altında verilen örnekler, bu yardımcı fiilin geniş kullanım alanlarını açıklamak için seçilmiştir. Örnek cümleler, okuyucuların "would"un farklı bağlamlardaki kullanımlarını anlamalarına yardımcı olacak şekilde özenle seçilmiştir.

Ayrıca, her bir örnek cümle üzerinden Türkçe karşılığını ve cümlenin anlamını açıklamak suretiyle, okuyucuların bu yardımcı fiilin çeşitli ifade biçimlerini daha iyi kavramalarına destek olmayı amaçladık.

  • I would go to the cinema tonight, but I have to work. (Bu akşam sinemaya gidecektim ama işim var.) 
  • If I were you, I would buy a house in the countryside. (Senin yerinde olsaydım, kırsalda bir ev alırdım.) 
  • He would always be late for school when he was a child. (Çocukken okula her zaman geç kalırdı.) 
  • I wish I would have won the lottery. (Keşke piyangoyu kazansaydım.) 
  • I didn't want to go to the party, but I went anyway. (Partiye gitmek istemedim ama yine de gittim.) 
  • I would recommend that you read this book. (Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.) 
  • You should have listened to your parents. (Anne babana kulak vermeliydin.) 
  • I would rather stay at home than go out. (Evde kalmayı dışarı çıkmaktan daha çok isterim.) 
  • She would always smile when she saw him. (Onu gördüğünde hep gülümserdi.) 
  • Would you mind if I opened the window? (Pencereyi açsam rahatsız olur musunuz?) 
  • He said he would come back soon. (Yakında döneceğini söyledi.) 
  • If I were you, I would not trust him. (Senin yerinde olsam, ona güvenmezdim.) 
  • They would have won the game if they had played better. (Daha iyi oynasalardı, oyunu kazanırlardı.) 
  • Would you like to join us for dinner? (Akşam yemeğine katılmak ister misiniz?) 
  • She would have been a great singer if she had pursued her dream. (Hayalini takip etseydi, harika bir şarkıcı olurdu.) 
  • He would not listen to anyone. (Kimseyi dinlemezdi.) 
  • Would you please turn down the music? (Lütfen müziği kısar mısınız?) 
  • I would do anything for you. (Senin için her şeyi yapardım.) 
  • They would go fishing every weekend. (Her hafta sonu balık tutmaya giderlerdi.) 
  • Would you rather watch a movie or read a book? (Film izlemeyi mi yoksa kitap okumayı mı tercih edersiniz?) 
  • He would make a lot of jokes when he was drunk. (Sarhoş olduğunda çok şaka yapardı.) 
  • If you had studied harder, you would have passed the exam. (Daha çok çalışsaydın, sınavı geçerdin.) 
  • Would you be so kind as to help me with this? (Bana bununla yardım eder misiniz?) 
  • She would not let anyone touch her things. (Kimseye eşyalarına dokunmasına izin vermezdi.) 
  • I would appreciate it if you could keep this a secret. (Bunu bir sır olarak tutabilirseniz, çok memnun olurum.) 
  • They would travel around the world if they had enough money. (Yeterli paraları olsaydı, dünyayı dolaşırlardı.) 
  • Would you tell me the truth? (Bana gerçeği söyler misin?)

Would ile İlgili Soru Cümleleri

Geçmişteki tercihleri veya olasılıkları sormak için kullanılan "would" ile ilgili soru cümleleri, anlamı belirlemede etkili bir dilbilgisi aracıdır.

  • Would you mind closing the door? (Kapıyı kapatmanıza sakıncası var mı?) 
  • Would you like to go to the park with me? (Benimle parka gitmek ister misiniz?) 
  • Would you rather have coffee or tea? (Kahve mi yoksa çay mı tercih edersiniz?) 
  • Would you be interested in working for our company? (Şirketimizde çalışmaya ilgi duyar mısınız?) 
  • Would you please stop making that noise? (Lütfen o sesi çıkarmayı bırakır mısınız?) 
  • Would you tell me your name? (Bana adınızı söyler misiniz?) 
  • Would you ever consider moving to another country? (Başka bir ülkeye taşınmayı hiç düşünür müsünüz?) 
  • Would you lend me some money? (Bana biraz para ödünç verir misiniz?) 
  • Would you do me a favor? (Bana bir iyilik yapar mısınız?) 
  • Would you know how to fix this problem? (Bu sorunu nasıl çözeceğinizi bilir misiniz?)

Would ile İlgili Olumlu Cümleler

Would yardımcı fiili, geçmişte tekrarlanan eylemleri ifade etmek veya olumlu durumları belirtmek için kullanılan çok yönlü bir yapıdır.

  • I would love to see you again. (Seni tekrar görmeyi çok isterim.) 
  • He would always help his friends. (Arkadaşlarına her zaman yardım ederdi.) 
  • She would accept his proposal. (Teklifini kabul ederdi.) 
  • They would travel to Paris next month. (Gelecek ay Paris’e seyahat edeceklerdi.) 
  • We would celebrate our anniversary tonight. (Yıldönümümüzü bu gece kutlayacaktık.) 
  • You would make a great teacher. (Harika bir öğretmen olurdun.) 
  • He would write a poem for her. (Onun için bir şiir yazardı.) 
  • She would cook delicious meals for her family. (Ailesi için lezzetli yemekler pişirirdi.) 
  • They would play games together. (Birlikte oyun oynarlardı.) 
  • We would have a lot of fun. (Çok eğlenirdik.)

Would ile İlgili Olumsuz Cümleler

Would ile olumsuz cümleler kurarak, geçmişte isteksizlikleri ifade etmek veya olumsuz durumları anlatmak dilbilgisinde önemli bir rol oynar.

  • I wouldn’t do that if I were you. (Yerinde olsam bunu yapmazdım.) 
  • She wouldn’t let me go to the party. (Bana partiye gitmeme izin vermedi.) 
  • They wouldn’t listen to his advice. (Onun tavsiyesini dinlemediler.) 
  • He wouldn’t accept the offer. (Teklifi kabul etmedi.) 
  • You wouldn’t believe what I saw. (Ne gördüğüme inanmazsın.) 
  • We wouldn’t have missed the train if you had woken up earlier. (Daha erken kalksaydın treni kaçırmazdık.) 
  • She wouldn’t have passed the exam without studying hard. (Sıkı çalışmadan sınavı geçemezdi.) 
  • He wouldn’t be so angry if you had told him the truth. (Ona gerçeği söyleseydin bu kadar kızgın olmazdı.) 
  • They wouldn’t mind if you stayed a little longer. (Biraz daha kalsan umursamazlardı.) 
  • I wouldn’t say that to her face. (Onun yüzüne bunu söylemezdim.)

İlgili İçerik : Make ile İlgili Cümleler: Örneklerle Pratik Yapın!

Would ile Will Arasındaki Fark Nedir?

Would ile will arasındaki fark, İngilizce dilbilgisinde önemli bir konudur. Genel olarak, would geçmiş zamanı, will ise gelecek zamanı ifade eder. Ancak, bu kuralın bazı istisnaları ve nüansları vardır. Örneğin:

  • Would, geçmişteki alışkanlıkları veya durumları anlatmak için kullanılabilir. 
    • Örnek: When I was a child, I would play football every day. (Çocukken her gün futbol oynardım.) 
  • Will, bir karar, bir vaat, bir istek veya bir tahmin bildirmek için kullanılabilir. 
    • Örnek: I will call you tomorrow. (Yarın seni arayacağım.) 
  • Would, geçmişteki bir isteği veya dileği belirtmek için kullanılabilir. 
    • Örnek: I would love to visit London someday. (Bir gün Londra'yı ziyaret etmeyi çok isterdim.) 
  • Will, bir rica veya bir teklif yapmak için kullanılabilir. 
    • Örnek: Will you help me with this project? (Bu projede bana yardım eder misin?)

Bu temel farkların yanı sıra, cümlenin bağlamı ve kullanıldığı duruma bağlı olarak would ve will arasındaki fark daha da belirginleşir.

Neler Öğrendik?

Bu blog yazısında, İngilizce dilinde sıkça kullanılan ve geniş bir anlam yelpazesine sahip olan "would" yardımcı fiilinin çeşitli kullanım alanlarına detaylı bir bakış attık. Örnek cümlelerle desteklenen açıklamalar, bu yardımcı fiilin pratikte nasıl kullanılabileceği konusunda okuyuculara net bir anlayış sunmayı amaçladı.

Ayrıca, "Would"un Türkçe karşılığı ve benzer bir yardımcı fiil olan "will" ile karşılaştırılması üzerinde durduk. İki yardımcı fiil arasındaki farkları ve hangi durumlarda hangisinin tercih edilebileceğini anlamak, dilbilgisi kurallarını daha iyi kavramamıza yardımcı oldu.

Would ile ilgili cümleler başlığı altında, bu yardımcı fiilin pratikte nasıl kullanılabileceğini örnek cümlelerle açıkladık. Bu içerik, dilbilgisi konularına ilgi duyanların "would"un geniş kullanım alanlarına dair sağlam bir temel oluşturmalarına katkıda bulunmayı hedeflemekte.

Önceki Gönderi Sonraki Gönderi
Yorum yok
Yorum Yaz
comment url